Sümerlerde Astronomi: Bir Uygarlığın Gökyüzüne Yolculuğu

Buradanara Paylaşımları
Sümer Astronomisi

Giriş

Sümerler, MÖ 4. binyılda Mezopotamya’da kurulmuş olan, tarihin bilinen en eski uygarlıklarından biridir. Sümerler, tarım, yazı, hukuk ve din gibi alanlarda önemli ilerlemeler kaydetmiş, ancak en dikkate değer başarılarından biri de astronomi alanında olmuştur. Bu makalede, Sümerlerin astronomi bilgi ve inançları, bu bilginin toplumsal ve dini hayatlarına etkisi, arkeolojik buluntular ışığında incelenecektir.

Astronominin Kökenleri: Gökyüzü Gözlemleri

Sümerler, tarıma dayalı bir toplum oldukları için mevsimlerin düzenli bir şekilde takip edilmesi büyük önem taşıyordu. Sümer rahipleri, gökyüzünü gözlemleyerek ayın evrelerini, gezegenlerin hareketlerini ve güneşin yıllık döngüsünü kaydettiler. Bu gözlemler, hem tarımsal faaliyetlerin düzenlenmesinde hem de dini ritüellerin zamanlamasında kullanıldı.

Sümerler, özellikle Ay’ın hareketlerine büyük önem verdiler ve bu hareketlere dayalı olarak bir ay takvimi geliştirdiler. Ay yılı, 354 günden oluşan 12 aydan ibaretti ve bu takvim tarımsal faaliyetler için kritik bir rehber niteliğindeydi.

Sümer Astronomisinin Toplumsal ve Dini Boyutu

Astronomi, Sümerlerin dini hayatında merkezi bir rol oynuyordu. Sümerler, gezegenleri ve yıldızları tanrılarla ilişkilendirdiler ve onların hareketlerini, tanrıların insanlara olan mesajları olarak yorumladılar. Örneğin, gezegenlerin hareketleriyle ilişkili olarak savaşların, doğal felaketlerin ve krallıkların yükseliş ve çöküşlerinin kehanetleri yapılmıştır.

Bu astronomik bilgilerin büyük bir kısmı Ziggurat denilen tapınaklarda kaydedildi. Zigguratların tepesine inşa edilen gözlemevlerinden rahipler, gökyüzünü gözlemleyerek tanrılardan işaretler aldıklarına inanırlardı. Bu gözlemler ve elde edilen bilgiler, toplumsal ve politik kararların alınmasında da etkili olmuştur.

Arkeolojik Bulgular ve Yazıtlar

Sümerlerde astronomi bilgisinin büyük bir kısmı, kil tabletler üzerine yazılmış olan çivi yazılarıyla günümüze ulaşmıştır. Bu tabletlerde, gökyüzü gözlemleri, gezegenlerin ve yıldızların hareketleriyle ilgili detaylı kayıtlar yer almaktadır. En bilinen örneklerden biri, “Venüs Tabletleri” olarak adlandırılan kayıtlardır. Bu tabletler, Venüs gezegeninin gözlemlerini ve bu gözlemlere dayalı kehanetleri içermektedir.

Ayrıca, Sümerlerden kalma astronomik haritalar da arkeolojik kazılarda ortaya çıkarılmıştır. Bu haritalar, Sümerlerin gezegenlerin ve yıldızların gökyüzündeki konumlarını oldukça hassas bir şekilde tespit edebildiklerini göstermektedir.

Sümer Astronomisinin Kalıcı Etkileri

Sümer astronomisi, daha sonraki uygarlıklar üzerinde büyük bir etki bırakmıştır. Babil, Asur ve Persler, Sümerlerin astronomi bilgilerini devralarak geliştirdiler. Özellikle Babilliler, Sümerlerin ay takvimini geliştirerek daha sofistike bir takvim sistemi oluşturdular. Sümerlerin astronomik gözlemleri ve bu gözlemlerle ilgili mitolojiler, Greko-Romen dünyasına ve oradan da modern bilime kadar uzanan bir miras bırakmıştır.

Sonuç

Sümerler, astronomi alanında yaptıkları gözlemler ve geliştirdikleri sistemlerle, yalnızca kendi dönemlerinde değil, sonraki medeniyetlerde de derin izler bırakmışlardır. Gökyüzünün sırlarını çözmeye yönelik bu kadim çaba, modern astronominin temellerinden biri olarak kabul edilebilir.

Kaynakça

  1. Falkenstein, A. (1965). The Sumerian Temple City. Myths of the Ancient World.
  2. Oppenheim, A. L. (1977). Ancient Mesopotamia: Portrait of a Dead Civilization. University of Chicago Press.
  3. Kramer, S. N. (1963). The Sumerians: Their History, Culture, and Character. University of Chicago Press.
  4. Gibson, M. (1972). The City and the Area of Kish. Yale University Press.
tr_TRTurkish
Araç çubuğuna atla